YARIŞLARI ARABALAR MI KAZANIYOR YOKSA PİLOTLAR MI?

YARIŞLARI ARABALAR MI KAZANIYOR YOKSA PİLOTLAR MI?

Formula 1’de arabanın mı yoksa pilotun mu başarı için daha önemli olduğu meselesi, sporu takip edenler arasında uzun süredir devam eden, muhtemelen asla sonuçlanmayacak bir tartışma konusu. Kimisi arabanın daha önemli olduğu fikrini savunuyor. Motor sporlarında daha iyi araca sahip olmanın size ciddi bir avantaj sağladığı bir gerçek. Kimisi de pilotun daha önemli olduğunu söylüyor. Ne de olsa araba ne kadar hızlı olursa olsun kendini sürmeyecek. Bu yalnızca iki taraflı bir tartışma değil aslında, arabanın ve pilotun galibiyet için bir araya gelmesi gereken parçalardan yalnızca ikisi olduğunu düşünenler de var.

Dışardan bakıldığında motor sporları bireysel bir spor gibi görünebilir. F1 takımları iki pilottan oluşsa da yalnızca bir kazanan olabilir. Kazanmak için önce kendinizi düşünmek zorundasınız, galibiyet yolunda takım arkadaşınız bile rakibiniz. Hâl böyle olunca F1’in bireysel bir spor olduğunu söylemek çok da saçma olmayabilir, ancak durum tam olarak bu anlattıklarımdan ibaret değil.

F1 baştan sona bir takım sporu aslında. Her takımın pistte arabaları süren iki pilotu yüzlerce çalışanından yalnızca ikisi, büyük takımların çalışan sayısı 1000’in üzerine bile çıkabiliyor. Takımları pist ekibi ve fabrika olmak üzere ikiye ayırabiliriz. Pit ekibi farklı alanlarda uzmanlaşmış onlarca mühendis, arabayı ayarlamak ve lastiklerini değiştirmek gibi görevlerden sorumlu olan mekanikler, takımın strateji uzmanları, takımın yüzü ve karar mercii olan takım müdürü ve perde arkasında çalışan daha birçok insandan oluşuyor. Fabrika takımı ise takımın merkez binasındaki çalışanları kapsıyor. Arabanın ve sezon içerisinde arabada değiştirilen parçaların üretiminin yanı sıra merkezde yarışlar sırasında veriler üzerinden stratejiler oluşturmak, sezon içerisinde arabayı geliştirebilmek için sayısız testler yapmak gibi operasyonlar burada gerçekleştiriliyor.


Mercedes F1 takımı fabrikada Lewis Hamilton'a veda ederken
fotoğraf: bbc

Formula 1 takımları birçok parçası olan, karmaşık makineler gibidir, başarı için her bir parçanın uyum içinde çalışması, üzerine düşeni fazlasıyla yapması gerekiyor. Bu parçalardan yalnızca bir ya da ikisinin bile aksaması başarısızlıkla sonuçlanabiliyor. Sporun tarihinde bu durumun örnekleri mevcut, bir örnek bulmak için fazla geriye gitmeye de gerek yok.

2023 sezonu birçok F1 taraftarının hatırlamak istemeyeceği, her yarışın sonucunun daha yarış başlamadan belli olduğu, sıkıcı bir sezondu. Hızlı pitstopları, kusursuz stratejileri ve ürettikleri araba ile yapabilecekleri her şeyi en üst kalitede yapan Redbull tarihin en dominant sezonlarından birini geçirdi. Max Verstappen 22 yarışın 19’unu kazandı, sayısız rekor kırdı, o sezon kullandığı araba olan RB19 en başarılı ve en iyi arabalardan biri olarak tarihteki yerini aldı. Takımın diğer pilotu Sergio Perez ise Verstappen’in 19 galibiyetine karşılık yalnızca 2 yarış kazanabildi. Takım arkadaşından tarihi bir puan farkı yerken sezonu kendisinden çok daha kötü bir araba kullanan 3. sıradaki Lewis Hamilton’un yalnızca 30 puan önünde bitirebildi. Perez’in kötü performansı sonraki sezonunda da devam etti. 

Sergio Perez, Max Verstappen ve 2023 sezonunda kazandıkları kupalar
fotoğraf: Red Bull

2023 sezonunda Perez’in performansının pek bir önemi yoktu çünkü Verstappen her yarışı ve iki şampiyonluğu da tek başına kazanacak kadar hızlıydı. 2024 sezonunda ise durum tam tersine döndü, pistteki en hızlı araba artık Mclaren’a aitti, Redbull’a değil. Sezon boyunca kötü performans sergileyen Perez sezonu 8. sırada tamamladı, Verstappen’i şampiyonluk yarışında Mclaren’in iki pilotuna karşı yalnız bırakırken takımının da Takımlar Şampiyonluğunu kaybetmesine sebep oldu. Perez’in sezon boyunca sergiledikleri, başarı için takımdaki herkese ihtiyaç olduğunun bir örneğiydi.

Aynı sezon içerisinde başka bir örnek ise yine Red Bull ve Mclaren pilotlarına ait. Sezona kötü başlayan Mclaren yaptığı geliştirmelerle bir anda şampiyonluk için Verstappen ve Redbull’a meydan okur duruma geldi. Perez’in sayesinde Takımlar şampiyonluğunu kazanmakta zorlanmadılar, Lando Norris’in gözü ise Pilotlar Şampiyonluğundaydı. Norris sezonun 6. yarışında, Miami’de kariyerinin ilk yarışını kazandı. Miami galibiyetinden itibaren birçok spor yorumcusu ve taraftar için Mclaren Redbull’dan daha hızlı bir arabaya sahipti, ancak daha hızlı araba Norris’e şampiyonluğu getirmek için yeterli olmadı. Bazı yarışlarda pit ekibi hata yaparken bazılarında ise Norris yetersiz kaldı, rakibi Verstappen’in iyi performans gösteremediği yarışlarda eline geçen fırsatları değerlendiremedi. Sonuç olarak daha hızlı arabaya sahip olmasına rağmen şampiyonluk yarışında Verstappen’i yakalayamadı.

Şampiyonluk mücadelesinde kritik yarışta Norris hata yaparken Verstappen'in liderliğe yükseldiği anlar

Formula 1 rekabetin çok yüksek olduğu bir spor, başarı yolunda en ufak hatayı bile yapma lüksünüz yok. Başarı için en iyi arabaya, en iyi pilota, en iyi mühendislere, en iyi stratejistlere ihtiyacınız var, yani iş ne arabada ne de pilotta bitiyor.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

FORMULA 1'İN SOSYAL MÜCADELESİ

IL PREDESTINATO

ALEVLER İÇİNDE 28 SANİYE